Pages in topic:   [1 2] >
Türkçe Tıp Dili
Thread poster: Cagdas Karatas
Cagdas Karatas
Cagdas Karatas  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
Member (2007)
English to Turkish
May 5, 2007

Merhaba arkadaşlar,

Geçenlerde elime bir tıp çevirisi geldi. Güzelce yapıp gönderdiğimi düşünürken çevirdiğim metin editörden geri geldi ve yapılan bir değişiklik bana uzun süredir aklımı kurcalayan bir soruyu (sorunu) tekrar hatırlattı. Türkçe Tıp Dili diye bir şey var mıdır? Olmalı mıdır? Olacaksa ne kadar olmalıdır? Harf uyarlama yoluyla tıp dilini işgal etmiş bulunan sözcüklerin bu işte esas alınması zorunlu mudur? Hemen sözcüğü de y
... See more
Merhaba arkadaşlar,

Geçenlerde elime bir tıp çevirisi geldi. Güzelce yapıp gönderdiğimi düşünürken çevirdiğim metin editörden geri geldi ve yapılan bir değişiklik bana uzun süredir aklımı kurcalayan bir soruyu (sorunu) tekrar hatırlattı. Türkçe Tıp Dili diye bir şey var mıdır? Olmalı mıdır? Olacaksa ne kadar olmalıdır? Harf uyarlama yoluyla tıp dilini işgal etmiş bulunan sözcüklerin bu işte esas alınması zorunlu mudur? Hemen sözcüğü de yazayım. Partial. Ben itiraf ediyorum pek de araştırmadan "kısmi" şeklinde çevirdim ve cümle içerisinde, metnin genelinde hiç sırıtmadı. Hatta "cuk" oturdu diyebilirim fakat düzeltilmiş halinde partial kelimesinin tıp dilinde kesinlikle "parsiyel" olarak çevrilmesi gerektiği notu yer alıyordu. Ben daha sonra internet üzerinde tıp dili gezintilerime devam ettim ve Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Türkçe Tıp Dili Kurulu tarafından hazırlanmış ciddi bir çalışma buldum ve PDF formatındaki sözlük dosyasını bilgisayarıma indirdim. Tıp camiasında Türkçe ısrarında bulunan ciddi bir kesimle ilk kez karşılaşmıştım ve bu durum kafamı iyice karıştırdı. Acaba kendilerine gönderdiğimiz metinlerin harf uyarlama ile çevrilmesini "istemeyen" hekimlerimiz de mi var? Bu işin doğrusu ne olmalı? Bence güzle bir tartışma konusu çıkabilir. Sevgiler.

[Değişiklik saati 2007-05-05 08:28]
Collapse


 
Şadan Öz
Şadan Öz  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
Temkinli olmak gerekir May 5, 2007

Uzun uzun tartışılacak bir konu açmışsın. İyi de olmuş.
Başta tıp ve hukuk olmak üzere tüm meslek grupları pratikte kendi iç ilişkileri ve toplumla ilişkileri doğrultusunda bir "dil" oluşturuyor.
Burada yararlanılan ve baskın kaynak dillerinin belirleyici olduğu açık.
Ancak meslek gruplarının bu kaynak tahakkümü yanı sıra bu ithal dili benimseyip sürdürmesinin, örneğin "atım düzenleyici" şeklinde yerelleştirmek veya böyle bir yerelleştirm
... See more
Uzun uzun tartışılacak bir konu açmışsın. İyi de olmuş.
Başta tıp ve hukuk olmak üzere tüm meslek grupları pratikte kendi iç ilişkileri ve toplumla ilişkileri doğrultusunda bir "dil" oluşturuyor.
Burada yararlanılan ve baskın kaynak dillerinin belirleyici olduğu açık.
Ancak meslek gruplarının bu kaynak tahakkümü yanı sıra bu ithal dili benimseyip sürdürmesinin, örneğin "atım düzenleyici" şeklinde yerelleştirmek veya böyle bir yerelleştirme önerisini benimsemek yerine "pacemaker" terimini kullanmakta ısrarının altında bir "bilgi tekelini koruma" içgüdüsü olduğu da bir o kadar açık gerçek.

Bu, dilde değişimin önündeki dirençlerden biri kuşkusuz. Yetkin bir makamdan birileri pacemaker yerine atım düzenleyici kullanmaya karar verene kadar biz çevirmenler ne yapmalıyız?
Durumumuzu, bir şeyleri değiştirme gücü ve sorumluluğu anlamındaki yerimizi iyi tartmalıyız.
Bununla anlatmak istediğim, dil konusunda kuşkusuz çok önemli katkılar sağlayan bir mesleğin insanları olmamıza karşın, ideolojik ve tepeden inmeci hamleler konusunda da temkinli olmamız gerektiğidir.
Kendimizi "vatanseverce Türkçeleştirme hamleleri" yaparken ayrı bir kaosun içinde buluverebiliriz. Hatta zarar da verebiliriz. Senin "kısmi" meselesine ilişkin söylemiyorum bunu, aksine kısmi karşılığı hoşuma gitti.
Unutmayalım ki, biz ağırlıklı olarak, Faruk Atabeyli'nin deyimiyle "kullanımlık metin" çevirisi yapıyoruz ve yazdığımız her satırda o kullanıcıya/kullanıcı gruplarına karşı ciddi bir sorumluluk taşıyoruz.
Bir örnek vererek netleştirmek istiyorum:
Son zamanlarda büyükçe bir proje içinde çeviri yapıyorum ve şirketin gönderdiği eski çevirilerde yer yer "fena halde" Öztürkçe zorlaması var. Nasıl bunaldığımı anlatamam.
Bunaltan nokta da, bu zorlamaların bilinçsizce yapılmış olması. Sevgili meslektaşımız ulusal onurunu rahatlatmış ama ortaya çıkan sonuç çelişkili ve yanlış girişler olmuş.

Sonuç:
Bir yandan anlaşılır metin çıkarmak için yabancı kelimelerin hakimiyetine karşı dikkatli olurken, diğer taraftan bir uca da savrulmamalıyız.

Bir örnekle bağlayayım: "Parsiyel" yerine "kısmi" kullanmayı ben de tercih ederim ama atıyorum "bölüntüsel" gibi zorlamalar da yalnızca bizi bunaltmakla kalmaz, tıbbi cihaz başındaki teknisyeni de "yav İngilizcesi yok mu şu kullanım kılavuzunun, oradan bakayım bari" diyecek kadar isyanlara sürükler.
Ayrıyeten (yine atıyorum ama buna yakın girişlerle cebelleşiyorum) şöyle sıkıntılı cümlelerle Türkçe'den soğutur:
"Motor pompasına bölüntüsel bakım yapma"
(Ee nasyonalist kardeşim? Motor kaldı, pompa kaldı, bölüntüsel olunca rahatladın mı? Ben ve motor ustası rahatlamadık.)


[Değişiklik saati 2007-05-05 19:21]
Collapse


 
Faruk Atabeyli
Faruk Atabeyli  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
+ ...
Tıp dili May 6, 2007

Çağdaş Bey, yalnız değilsiniz. Aşağıdaki link bu konuda bir tıp doktoru tarafından yazılmış görüşleri aktarıyor, bakmanızı öneririm.

http://www.istabip.org.tr/genel/terminoloji.asp

Benzer durumla ben de karşılaştım, biokimya alanında seyreltmek terimini kullandığım dilution "dilüsyon" olarak geri geldi. Genetik alanında bir dostumun k
... See more
Çağdaş Bey, yalnız değilsiniz. Aşağıdaki link bu konuda bir tıp doktoru tarafından yazılmış görüşleri aktarıyor, bakmanızı öneririm.

http://www.istabip.org.tr/genel/terminoloji.asp

Benzer durumla ben de karşılaştım, biokimya alanında seyreltmek terimini kullandığım dilution "dilüsyon" olarak geri geldi. Genetik alanında bir dostumun karşılaştığı "expresses itself"in "kendisini eksprese eder" olarak düzeltildiğini biliyorum.

Tıp başta olmak üzere, biyoloji, biyokimya gibi yaşam bilimleri alanlarında bütünlük sağlamak üzere Latin dili kullanmak standartlaşmış bir uygulama. Bu uygulamanın tarihsel arkaplanı hakkında fazlaca bir bilgim yok, bu nedenle sınırlarının nerede başlayıp bittiğini, Latince'nin bu alanlarda hangi temel kurallar doğrultusunda kullanıldığını araştırmadım, bilemiyorum. Biyoloji alanında bitkilerin ve hayvanların, tıp alanında hastalıkların, uzuvların/organların, bakterilerin vb. tanımlarda Latince kullanılması tabii ki amaçlı ve asırlardır sınanarak gelmiş ve iyice yerleşmiş bir uygulama.

Ancak, bununla kalmayıp özellikle Tıp ve yan dalları olan biyokimya gibi alanlarda fiil, sıfat vb. dilin diğer öğelerinin de - Latince değil - İngilizce veya Fransızca kökenli kullanımı yaygın bir durum, Türkçe'ye has bir teamül değil. Sizin itirazınız da sanırım bu noktada. Aynı konunun Almanya'da Tıp (ve belki çeviri) çevrelerince en azından tartışıldığını ve itirazların yükseldiğini ikinci elden edindiğim bilgi olarak aktarabilirim.

Tıp alanında çevirinin temel prensiplerini ve çerçevesini tıp insanlarının belirlemesi gerekir. Bu tartışma her ne kadar biz çevirmenleri de ilgilendiriyor olsa da biz böyle bir girişimi tamamlayana ve dilimizin daha yaygın kullanıldığı bir şekle dönüştürene kadar (varsayalım dönüştürebildik) çok sayıda insanın hayata gözlerini yummasına neden olabiliriz.

Güzel bir konu, başka arkadaşların da fikirlerini öğrenmek isterdim.

Not: Şadan Bey "kullanımlık metin" veya "kullanmalık metin"i bana atfetmişsiniz, ancak ben de bu deyimi Akşit Göktürk'ün Çeviri: Dilleri Dili adlı kitabındaki metin türlerini sınıflandırma amaçlı kullanımını benimseyerek buraya aktarmıştım. Düşüncesi hoş olsa da (tek başıma) norm oluşturacak konum ve teorik temele sahip değilim.
Collapse


 
Şadan Öz
Şadan Öz  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
Fena yakalandım May 6, 2007

Benim "bir şeyleri değiştirme gücü ve sorumluluğu anlamındaki yerimizi iyi tartmalıyız" sözüme somut örnek gecikmeden geldi:

Faruk Atabeyli wrote:
Not: Şadan Bey "kullanımlık metin" veya "kullanmalık metin"i bana atfetmişsiniz, ancak ben de bu deyimi Akşit Göktürk'ün Çeviri: Dilleri Dili adlı kitabındaki metin türlerini sınıflandırma amaçlı kullanımını benimseyerek buraya aktarmıştım. Düşüncesi hoş olsa da (tek başıma) norm oluşturacak konum ve teorik temele sahip değilim.


Faruk hoca bunu tevazuyla yapıyor, o ayrı mesele.
Bu arada Akşit Göktürk'ün kitabı dahil, doğru dürüst herhangi bir şey okumadığım da çıktı ortaya, fena yakalandım.

[Değişiklik saati 2007-05-06 15:14]


 
shule
shule  Identity Verified
Local time: 12:35
English to Turkish
+ ...
Tıp çevirilerinde terminoloji sorunu May 8, 2007

Güzel bir konu açmışsınız Çağatay Bey.

Malesef bu konuda ben de dertliyim. Sık sık tıp çevirisi yapan biri olarak bazen bir doktorun son okumayı yapması ve Türkçesini verdiğim karşılıkların İngilizcesini, İngilizce okunuşuyla yazdıklarımın Fransızca okunuşlarını ya da tam tersini öneren değişiklik taleplerini aldığımda bu taleplerin hiçbir mantığı olmasa da kabul edip bu gereksiz değişiklikleri yapmak zorunda kalıyorum.

Bu a�
... See more
Güzel bir konu açmışsınız Çağatay Bey.

Malesef bu konuda ben de dertliyim. Sık sık tıp çevirisi yapan biri olarak bazen bir doktorun son okumayı yapması ve Türkçesini verdiğim karşılıkların İngilizcesini, İngilizce okunuşuyla yazdıklarımın Fransızca okunuşlarını ya da tam tersini öneren değişiklik taleplerini aldığımda bu taleplerin hiçbir mantığı olmasa da kabul edip bu gereksiz değişiklikleri yapmak zorunda kalıyorum.

Bu aşamada beni en çok sinirlendiren şey ise hiçbir tutarlılığın olmaması. Öztürkçeci bir doktor görmedim henüz ama bir kelimenin Fransızca aslını, bir başkasının İngilizce aslını, bir başkasının Türkçesini kullanan pek çok doktor var. Bu yüzden tıp çevirileri de bu karmaşıklığa sahip. Halbuki düzeltilmiş metni bir başka doktora verseniz o da kendi kullandığı karşılıklara göre tekrar değiştirecektir...

Ben genelde temkinli davranıp öncelikle TM'i esas alıyorum, sonrasında ise Google'da bulduğum sonuçları karşılaştırıyorum, hem kullanım sıklığını hem de kaynağın güvenilirliğini göz önünde bulunduruyorum.
Collapse


 
Şadan Öz
Şadan Öz  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
İngilizce meselesi ve Kaynaklar May 9, 2007

İngilizce ezici gücüyle tıpta da ilerliyor kuşkusuz.
Şule Hanım'ın yazısı üzerine Google'da "injeksiyon" aradım, 15.800 link çıktı Türkçe. Az değil, daha da artar.
Şimdi nasıl şirket ve düzeltmen tercihine göre "enflamatuvar" (büyük farmakoloji firmalarının çoğunlukla tercihi) ve "inflamatuvar" (Sağlık Bakanlığı sözlüğündeki tercih) arasında kalakalıyorsak, ileriki kuşaklar da belki "injeksiyon mu kullanıyordu bunlar, enjeksiyon mu?" diye sor
... See more
İngilizce ezici gücüyle tıpta da ilerliyor kuşkusuz.
Şule Hanım'ın yazısı üzerine Google'da "injeksiyon" aradım, 15.800 link çıktı Türkçe. Az değil, daha da artar.
Şimdi nasıl şirket ve düzeltmen tercihine göre "enflamatuvar" (büyük farmakoloji firmalarının çoğunlukla tercihi) ve "inflamatuvar" (Sağlık Bakanlığı sözlüğündeki tercih) arasında kalakalıyorsak, ileriki kuşaklar da belki "injeksiyon mu kullanıyordu bunlar, enjeksiyon mu?" diye sorar hale gelecek.
Tek yol, Şule Hanım'ın yaklaştığı gibi, güvenilir kaynağa, olmadı yaygın kullanıma bakmak (Google oylaması daha doğrusu).

Son olarak, bazıları birkaç kez forumlarda yazılmış olmasına karşın, bildiğim ve başvurduğum kaynakları bir kez daha sıralayayım, bir arada bulunsun:

- İlaç ve Ezcacılık Standart Terimler Listesi
(Sağlık Bakanlığı, İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü)

- Türkçe Farmakolojik Terimler Kılavuzu
(Prof. Dr. Öner Süzer, İstanbul Üniversitesi)

- Açıklamalı Tıp Terimleri Sözlüğü
(Prof. Dr. Utkan Kocatürk)

İlk ikisini internetten PDF olarak temin etmek mümkün.
Collapse


 
Serkan Doğan
Serkan Doğan  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
Turkish to English
+ ...
Tıp tercümesi May 10, 2007

Şahsen bana, belki pek güvendiklerinden ötürü, bol bol tıp çevirisi gelir. Hiçbirini kabul etmem. Ama yine gelir, aynı kişiler yine gönderir. Bunu "tıp çevirisini az çok tıp eğitimi almış çevirmenler veya yan mesleği çevirmenlik olan doktorlar yapmalı" şeklinde açıklıyorum. Sitemizde bu tip değerli kimseler var örneğin. Ama yine gönderiyorlar. Zahmet edip almıyorum. Kapsamından, sonucundan emin olmadığım işi almam, yapmam diyorum. Nasıl anlarız tıp çeviris... See more
Şahsen bana, belki pek güvendiklerinden ötürü, bol bol tıp çevirisi gelir. Hiçbirini kabul etmem. Ama yine gelir, aynı kişiler yine gönderir. Bunu "tıp çevirisini az çok tıp eğitimi almış çevirmenler veya yan mesleği çevirmenlik olan doktorlar yapmalı" şeklinde açıklıyorum. Sitemizde bu tip değerli kimseler var örneğin. Ama yine gönderiyorlar. Zahmet edip almıyorum. Kapsamından, sonucundan emin olmadığım işi almam, yapmam diyorum. Nasıl anlarız tıp çevirisi olduğunu diyorlar. Oku bak, konu tıpsa, ve sen Türkçe olduğu halde ne okuduğunu anlamıyorsan, tıp çevirisidir diyorum. Pek iyi durumda olmayan bazı çevirmenlerin tıp çevirisi alıp yapmaya çalışmalarına şaşırıyorum. Bilmem haklı mıyım?.Collapse


 
Koral Özgül
Koral Özgül  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
+ ...
Herhalde piyasada yeterince Tıp çevirmeni yok... May 16, 2007

Ben de aynen Serkan arkadaşın durumundayım. Bu çevirileri vermek isteyenler, sanırım biz reddetsek de sonuçta yine ehil olmayan birilerine yaptırıyorlar.

Ne yapmalı bilmiyorum. Belki sorunun önemli bir ayağı, çevirmenliğin Türkiye'de yeterince "meslek" olarak algılanmaması. Pek çok başka sektörde de olduğu gibi, uzmanlaşmanın, bilgi ve tecrübe birikiminin anlam ve öneminin hem anlaşılmaması, hem kâfi miktarda oluşmaması, hem de oluştuğu yerde ve kad
... See more
Ben de aynen Serkan arkadaşın durumundayım. Bu çevirileri vermek isteyenler, sanırım biz reddetsek de sonuçta yine ehil olmayan birilerine yaptırıyorlar.

Ne yapmalı bilmiyorum. Belki sorunun önemli bir ayağı, çevirmenliğin Türkiye'de yeterince "meslek" olarak algılanmaması. Pek çok başka sektörde de olduğu gibi, uzmanlaşmanın, bilgi ve tecrübe birikiminin anlam ve öneminin hem anlaşılmaması, hem kâfi miktarda oluşmaması, hem de oluştuğu yerde ve kadarıyla karşılığını alamaması söz konusu.

Az zaman önce kabzımallık yapan şirketler, şimdi bilgisayar donanımı nakliyesi işine bakıyor. Böylece, üzerinde (elbette İngilizce olarak) "Aman ha, sert davranmayın, sarsmayın, düşürmeyin, etmeyin!" yazan kolileri, karpuz taşır gibi birbirlerine fırlatarak muamele ediyor. Sonra kullanıcı gıcır gıcır alıp eve getirdiği hard disk'in nedense çalışmadığını görüp şaşırıyor!

Piyasada çevirmenlik yapanların/yaptırılanların da çoğu çevirmen değil. Yabancı dil biliyorum diyen, ailesinin verdiğinin yanında biraz daha fazla harçlığa hayır dememesi kendi içinde anlaşılır olan üniversiteli gençlere "üç otuz" paraya çeviri yaptıran şirketlerle dolu ortalık.

Sonuç, diğer işler gibi, çeviriyi de hakkıyla yapma yeterliliğinde ve isteğinde olan kişiler, emeklerinin karşılığını alamıyor. Avrupa ve Amerika'da çevirmenlerin aldığı ücretlerin oldukça altında meblağlara çeviri yapmak zorunda kalıyor.

Neticede, işin altından rezil etmeden kalkabilecek kişilerin çoğu, baştan yıldırılmış, uzak tutulmuş oluyor. Şahsen benim, tıp okumuş hiçbir dostum, tanıdığım yok ki tıp çevirisi yapsın! Tıbbın kendini uyguladığında daha bir meslek icra ediyor kabul edildiğinden, orada karşılığını alabildiğine (mi acaba?!) göre, bu şartlarda başka türlüsünü beklemek mümkün değil.

Ben bu sorun yumağının sonunu, yazarken bile getiremiyorum. Kolayı, "bu memleket adam olmaz" cümlesiyle, boşlukta, hiçbir yere gitmeyen bir merdivenle kapanış yapmak olabilir mesela!
Collapse


 
Taner Göde
Taner Göde
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
+ ...
Tıp çevirisini tıp doktoruna yaptırıyorum. Jun 1, 2007

Merhaba dostlar. Aslında forumlara pek yazmam ama bu ilgimi çekti. Tıp çevirilerini zamanla yapıyordum, fakat son yıllarda T-E ve E-T tıp çevirilerini Tıp Fakültesi mezunu ve Yeni Zelanda'da uzmanlık eğitimi almış bir tıp doktoruna yaptırıyorum. Herkes o kadar memnun ki, bilhassa metni okuyan taraftan teşekkürler geliyor. Bazen bir sözcük bile hayat kurtarabiliyor.

 
Özden Arıkan
Özden Arıkan  Identity Verified
Germany
Local time: 10:35
Member
English to Turkish
+ ...
Türkçe tıp dili Jun 2, 2007

Çağdaş, senin ilk mesajında sözünü ettiğin sözlük sanıyorum daha önce Glosspost'a Semra'nın gönderdiği bir sözlüğün aynısı:
http://www.proz.com/post/345737#345737

Tıp çevirilerinin çeviri değil, neredeyse tamamen transliterasyondan ibaret olması beni de rahatsız ediyor. Neyse ki benim yaptığım tıp çevirileri genellikle alan dışından kişilere y�
... See more
Çağdaş, senin ilk mesajında sözünü ettiğin sözlük sanıyorum daha önce Glosspost'a Semra'nın gönderdiği bir sözlüğün aynısı:
http://www.proz.com/post/345737#345737

Tıp çevirilerinin çeviri değil, neredeyse tamamen transliterasyondan ibaret olması beni de rahatsız ediyor. Neyse ki benim yaptığım tıp çevirileri genellikle alan dışından kişilere yönelik popüler tıp, sağlık bilgileri vb.

Tıpta çevirmenlerin, mesela IT alanında olduğu kadar etkisi yok tabii ki. Alan içinden insanların kullandığı terminolojiye uymak zorundayız; yani onların birbirlerini anlayabilmesi gerekiyor. Ama çok ihmal edilen bir şey var ki sağlık personelinin, bu alan dışından kişilerle de iletişim kurabilmesi gerekiyor. Bazı terimlerin Türkçe karşılıkları oturmamış veya nispeten belirsiz olduğu için çevirmenin bunları kullanmakta ısrar etmesi birinci açıdan (alan içinden kişiler arası iletişimde) sorun yaratabilir tabii. Ama laboratuvar sıçanına rat demenin de hiçbir anlamı yok. Çevirmenlerin, hiç değilse bu verdiğim örnekteki gibi durumlarda, belli bir inisiyatif göstermesi gerektiğine inanıyorum.

Ama genel olarak bu durum, çevirmenlerin kontrolü dışında kalan faktörlere bağlı. Bence bir faktör, tıp alanında pek fazla Türkçe çalışma yapılmaması; kendin araştırma, deney vb yapmayıp hep başkalarının yaptığını kullanıyorsan, tabii ki onların terminolojisini de alıyorsun. Bir de hasta bilinci gelişmemişse, buna bağlı olarak hastanın bilgilenme hakkı kimsenin umurunda değilse, yine bu sonuç kaçınılmaz. Hasta, "vücudumda ne olup bitiyor, bana anlatmak zorundasın" demezse, hekim hastasıyla iletişim kurabileceği bir dil geliştirmekle uğraşmaz. (Hekim bununla uğraşmadıkça da hasta böyle bir talepte bulunmayacaktır gerçi. Yani tabii ki karşılıklı birbirini etkileyen süreçler bunlar.)
Collapse


 
Koral Özgül
Koral Özgül  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
+ ...
Kuşdili Jun 2, 2007

Özden, Türkiye'de çoğu alanda olduğu gibi tıpta da tek tük istisnalar dışında araştırıcı, yaratıcı faaliyetin eksikliğine işaret etmişsin ya... Doğru doğru olmasına, ve fakat gerek her türlü iktisadi/mesleki gerekse akademik mekanizmalarda bunun böyle olması da gayet doğal; her memlekette!

Sağlık personelinin "nesneleriyle" iletişim kurmasına gelince... Oh hooooo! Nerde öyle bir çaba, düşünce hatta ihtimal? İletişim isteği, yahut isteksizce bil
... See more
Özden, Türkiye'de çoğu alanda olduğu gibi tıpta da tek tük istisnalar dışında araştırıcı, yaratıcı faaliyetin eksikliğine işaret etmişsin ya... Doğru doğru olmasına, ve fakat gerek her türlü iktisadi/mesleki gerekse akademik mekanizmalarda bunun böyle olması da gayet doğal; her memlekette!

Sağlık personelinin "nesneleriyle" iletişim kurmasına gelince... Oh hooooo! Nerde öyle bir çaba, düşünce hatta ihtimal? İletişim isteği, yahut isteksizce bile olsa razıyım, iletişimin çift yönlü olması gerektiğine dair etik bir inanç ve farkındalık olacak olsa, buna terminoloji mi mani olacak?!

Annem hekim, bence dalında iyidir de... Ama o bile olsa olsa benle iletişim kurar! Doktoru eniştesinden daha uzak olanlar ne yapsın?

Taner Gode'yi tebrik ediyor, çeviri yaptıranların aynı tavrı benimsemesi, bunun şartlarını oluşturmak için gayret etmesini temenni ediyorum.

Bu arada... sahi, forum'da html desteği var mı peki? KudoZ'daki son gafletimden sonra denemeye korkar oldum
Collapse


 
Özden Arıkan
Özden Arıkan  Identity Verified
Germany
Local time: 10:35
Member
English to Turkish
+ ...
Dediğim gibi, süreç iki taraflı Jun 2, 2007

Koral Özgül der ki:

Sağlık personelinin "nesneleriyle" iletişim kurmasına gelince... Oh hooooo! Nerde öyle bir çaba, düşünce hatta ihtimal? İletişim isteği, yahut isteksizce bile olsa razıyım, iletişimin çift yönlü olması gerektiğine dair etik bir inanç ve farkındalık olacak olsa, buna terminoloji mi mani olacak?

Hasta, uzman olmasam da bu vücut -ve ruh- benimdir deyip soracak ki, hekim de cevap versin. İnşaat mühendisi veya mimar olmamak kendi evin üzerindeki mülkiyet haklarını nasıl etkilemiyorsa, tıp uzmanı olmamak da vücudun üzerindeki söz hakkını etkilemez. Statüko farklı olabilir, ama olması gereken budur. Ve tıp çevirisinin bundan büyük ölçüde etkilendiğine inanıyorum. Yani şimdi inferior ekstremitedeki fraktür motor kapasiteyi inhibe ediyor diyene kadar, hastanın ayağı kırılmış, yürüyemiyor, diyemez mi bu adamlar? Ama, değişmesi çok zaman alacak bir durum olması bir yana, değişeceğine dair bir işaret de yok ufukta, bu doğru.


Bu arada... sahi, forum'da html desteği var mı peki? KudoZ'daki son gafletimden sonra denemeye korkar oldum

Forumlarda Html, BBCode ve emotikon kullanılabiliyor. Bununla ilgili bir SSS vardı ama, anlaşılan artık yok veya ben bulamadım. Bilinen kodlar gerçi; bir şeyin kodunun ne olacağını bilemediğinde de, o "şeyin" bulunduğu mesajda "Alıntıyla yanıt ver / Reply with quote" işlevini tıklarsan, mesajı bütün ham kodlarıyla birlikte görür ve istediğin kodu oradan öğrenebilirsin. (Mesela şimdi benim mesajıma tıklarsan [ quote ] kodlarını görebilirsin.)




[Edited at 2007-06-02 16:17]


 
Koral Özgül
Koral Özgül  Identity Verified
Türkiye
Local time: 12:35
English to Turkish
+ ...
Off topic Jun 2, 2007

Kodlar kolay. Her yerden bulunur. BBCode hakkında da bu sitede kalmamışsa, herhangi (ProZ harici) bir forumdan bulurum.

Amma ya tam mesajını yazarken kolay görünür bir kenarda köşede "HTML ve/veya BBCode kullanabilirsiniz" diye bir ibare koymayı ihmal etmişler, yahut da ben daha buralara intibak edemedim farketmiyor gözlerim.

Bak şimdi buradan aklıma ne geldi... Profesyonel, profesyonel! Yani onun işi o olduğundan, elbette o konuda bilgilenmiş olacak.
... See more
Kodlar kolay. Her yerden bulunur. BBCode hakkında da bu sitede kalmamışsa, herhangi (ProZ harici) bir forumdan bulurum.

Amma ya tam mesajını yazarken kolay görünür bir kenarda köşede "HTML ve/veya BBCode kullanabilirsiniz" diye bir ibare koymayı ihmal etmişler, yahut da ben daha buralara intibak edemedim farketmiyor gözlerim.

Bak şimdi buradan aklıma ne geldi... Profesyonel, profesyonel! Yani onun işi o olduğundan, elbette o konuda bilgilenmiş olacak. Gelgelelim, müşteri, sivil vatandaş, "hasta" mesela, onun uzmanlık bilgilerine sahip olması gerekmiyor. Dolayısıyla, maddenin tabiatı, pek çok durumda, nasıl bir soru sorabileceği hakkında da fazla fikri olmayabiliyor. Gönül ister ki profesyonel, ona seçenekler hakkında yol gösterip, yine de seçimi onun yapmasına olanak sağlasın... Kafasındaki kendi seçimini tek ihtimal gibi sunmak kolaycılığı ve despotluğu yerine.

Yine de tam off topic olamadı.
Collapse


 
eko88
eko88
Local time: 12:35
English to Turkish
Dil Bilinci Jun 6, 2007

Merhaba,
Buradaki meslektaşlarımızın arayışlarını ve tartışmalarını çok yararlı görüyorum. Başka bir şeyler ararken buldum bu forumu. Yahoo'daki teknik çeviri grubuna da üyeyim.

Ben de uzun bir süre ilaç patenti çevirdiğim için tıp metinlerine aşinayım. İlaç patentlerinin metinleri tür olarak tıp + eczacılık içeriyor. Önce hastalıkla ilgili genel bilgi veriliyor (tıp), ardından da ilacın nasıl üretileceği anlatılıyor (eczacılık)
... See more
Merhaba,
Buradaki meslektaşlarımızın arayışlarını ve tartışmalarını çok yararlı görüyorum. Başka bir şeyler ararken buldum bu forumu. Yahoo'daki teknik çeviri grubuna da üyeyim.

Ben de uzun bir süre ilaç patenti çevirdiğim için tıp metinlerine aşinayım. İlaç patentlerinin metinleri tür olarak tıp + eczacılık içeriyor. Önce hastalıkla ilgili genel bilgi veriliyor (tıp), ardından da ilacın nasıl üretileceği anlatılıyor (eczacılık).

Bu çevirileri bir patent şirketine yaptığım için doğrusu çok karışan ve düzelten yoktu ama karşılık bulmak hiç de kolay olmuyordu. Karşılıkların çoğu da zaten okunduğu gibi yazmaktan ibaretti.

Hekimlerin ve çeşitli meslek sahiplerinin yabancı kelime kullanma merakını, başka sebepler ne olursa olsun, bir kere ukalalık olarak görüyorum ve dil bilincine sahip olmadıklarını düşünüyorum. Belki üniversitelerde 4 yıl içinde sadece bir dönem bile olsa "dil bilinci" vb. gibi bir ders verilebilir.

Sözlük konusu hepimizin derdi. Ama şikayet etmekle bir yere varılmıyor. Şu sayfaya girmekle daha önce duymadığım sözlüklerden haberim oldu.
Öncelikle Türkçe'deki bütün sözlüklerin bir listesini çıkarmak ve paylaşmak çok yararlı olur.
İkincisi, uzun süreden beri aynı alanda çalışan ve uzmanlaşan çevirmenler küçük de olsa bir sözlük yazmayı deneyebilir. Güncel terimlerden oluşan bir kaç yüz kelimelik küçük sözlükler bile olsa çok yararlı olur.
Ben kendi adıma, kendi otomotiv sözlüğümü yapmaya başladım. Çünkü piyasadaki ve medyadaki çevirileri ve hatalı karşılıkları, Türkçe'nin katledilişini canım çok sıkılıyor.
Şu anda 200 civarında terim belirledim. Zaman bulabilirsem önce bunların karşılıklarını açıklamalı ve gerekçeli olarak yazmak istiyorum.
Bu sözlüğü İnternet üzerinde herkese açık bir şekilde sunmak istiyorum. Kime lazımsa, alsın kullansın. Bu şekilde belki canımı sıkan çeviriler biraz olsun azalır.

Tıp dili ve diğer teknik çeviri alanlarında çalışan dostlarımız da bu konuda katkıda bulunabilirler.

Erkan Altınsoy
Collapse


 
Nizamettin Yigit
Nizamettin Yigit  Identity Verified
Netherlands
Local time: 10:35
Dutch to Turkish
+ ...
Güzel başlık fakat "no taym" Aug 2, 2007

Merhabalar. Önce Çağdaş beye teşekkürler. Bu başlığı açmasından ötürü. Ben Türkçe'de ifade edilemeyecek veya ifade etmede geç kalınmış (Bacteria veya Bacterium için Bakteri, microbe için mikrop gibi) çok az tıp veya fen bilimleri kelimesi olduğunu düşünüyorum.

Tabi bunlardan bir kısmı zaten artık yerleşimiş veya deyimler sözlüğüne girecek kadar kullanılagelmiş. Bunlara da diyeceğim yok. (Mikrop)

Ancak derişime konsantrasyon, se
... See more
Merhabalar. Önce Çağdaş beye teşekkürler. Bu başlığı açmasından ötürü. Ben Türkçe'de ifade edilemeyecek veya ifade etmede geç kalınmış (Bacteria veya Bacterium için Bakteri, microbe için mikrop gibi) çok az tıp veya fen bilimleri kelimesi olduğunu düşünüyorum.

Tabi bunlardan bir kısmı zaten artık yerleşimiş veya deyimler sözlüğüne girecek kadar kullanılagelmiş. Bunlara da diyeceğim yok. (Mikrop)

Ancak derişime konsantrasyon, seyreltmeye dilüsyon, vanaya valv veya valf diyerek yapılmak isteneni de anlamış değilim.

Tabi şunu da yabana atmamak lazım. Terimlerin gelişiminde illa tek taraf olarak tıpçılar mı söz hakkı olması lazım? Hayır diyorum. Zira onların uzmanlık alanı hastalık ve sağlık. Dil veya dilbilimi değil. Türkçeyi en iyi konuşan veya en iyi yazanlar da onlar değil. Peki neden bu belirleyicilik hakkı onlara verilmek isteniyor?

Bütün bunlara rağmen bir tıp dergisinde çıkacak makalesini doktor beyimiz istediği şekilde yazsın. Ona eleştiri zaten kendi dünyasından gelir. Ancak vatandaş Mehmet efendiyi ilgilendiren metinlerde (Vatandaş mehmet efetndi burada hem halkı hem de Tıp dışı alanlarda eğitim görmüş eğitimlileri kapsıyor) Türkçe ifadelerin esas alınmasını şu nedenlerden ötürü önemli buluyorum:

1- dildeki hızlı bir parçalanma işeklinde yozlaşma değil dilin uzun bir zaman dilimi içerisinde evrilmesine izin verecek şekilde olmasına imkan verir.
izin yerine, müsade, verilme yerine değişime uğrama, imkan yerine olası ifadelerini yazmak bir kırılmaya götürmez ama dilin içine işlemiş seçenekler arasında dilediğinizi seçmiş olursunuz.

2- dil hem mevcut nesiller hem de gelecek nesiller arasındaki bağlantıyı koparmayacak şekilde evrilir.

3- halk, yani normal bir lise mezunu vatandaş anlar ve anladığına göre kendi yaklaşımını oluşturmak gerektiğinde bön bön bakmaz. İlacın zararı kendisi açısından önemliyse onar göre davranır.

4- Pazarlama taktiklarinin dile etkisiymiş gibi algıladığım yabancı kelime kullanma eğilimi ile pazarı etkileyeceğini düşündüğünüz dış etmenleri etkisiz kılma girişimi gibi derin düşüncleri de bertaraf etmiş olursunuz.

Tabi bütün bunblarda kendi akademisyenlerimiz kadar yazılı basında metinleri hazırlayanlar ve köşeleri tutup köşe yazarı olanlara da sorumluluk düşüyor.

Sonuç olarak bu dil bizim! Dilimizi inceliği ve güzelliğiyle kullanmak ve kirlenmelerden de uzak tutmak bir sonraki neslin bizden alacağı güzel bir hediye.

Eğer güzel bir hassasiyet ile yaklaşıldığında bundan 50 yıl önceki insanımız ile bugün arasında oluşan kelime dağarcığı farklılığı veya dil uçurumu bizimle torunlarımız arasında olmamış olur. Güzel mütedeyyin ve mütemadiyen evrilerek ve gelişerek bir akış sağlanması mümkün olur idye düşünüyorum.

Yanılıyor muyum ?

Sağlıcakla kalınız,

Nizam Yigit
Collapse


 
Pages in topic:   [1 2] >


To report site rules violations or get help, contact a site moderator:


You can also contact site staff by submitting a support request »

Türkçe Tıp Dili


Translation news in Türkiye





Trados Business Manager Lite
Create customer quotes and invoices from within Trados Studio

Trados Business Manager Lite helps to simplify and speed up some of the daily tasks, such as invoicing and reporting, associated with running your freelance translation business.

More info »
Wordfast Pro
Translation Memory Software for Any Platform

Exclusive discount for ProZ.com users! Save over 13% when purchasing Wordfast Pro through ProZ.com. Wordfast is the world's #1 provider of platform-independent Translation Memory software. Consistently ranked the most user-friendly and highest value

Buy now! »